Başarılı sanatçı Erkin Arslan, Hikmet Demirkol’un sunduğu All Access isimli YouTube programına konuk oldu. Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Göksel, Emre Altuğ ve Sibel Tüzün gibi birçok önemli isimle çalışan Erkin Arslan, müzikal kariyerinde gerçekleştirdiği önemli süreçleri paylaştı. Başından geçen sıradışı olaylardan söz eden Erkin Arslan, izleyicileri şaşırtan anılarından bahsetti.

Elektrik çarptı sahnelerden uzak kaldım!

Şarkıcı Ceynur ile çalıştığı dönemde geçirdiği elektrik kazasından bahseden Erkin Arslan, o günü şu şekilde özetledi; ‘’2009 yılında Ceynur ile bir konserde çalarken sahnede elektrik çarptı. Bu anımı hiç unutamam. Doktorlar spor ayakkabıların olmasaydı sağ kalamayabilirdin dediler. Öyle ciddi bir kaza atlattım. O gün özellikle elektrik çarptığında bilincim gidiyor gibi hissetmiştim. Ardından da yere yığıldım. Olup biteni hayal meyal hatırlıyorum. Beni hastaneye götürdüklerinde tüm sahne arkamdan apar topar ziyarete gelmişti. Onlara sahne elektriğimiz çok yüksekti diye espri bile yaptım. O kazadan sonra da sahneleri bırakmam gerekiyor diye düşünüp bir süre ara vermek zorunda kaldım.’’

Zuhal Olcay kusursuz söylerdi!

Stüdyo hayatında Zuhal Olcay ile unutamadığı bir anısından söz eden Erkin Arslan; ‘’Mustafa Altıoklar’ın 1999 yılında yaptığı Asansör filminin müzikleri için Zuhal Olcay ile birlikte çalışacaktık. Tüm hazırlıklar tamamlandı ve Demir Demirkan ile birlikte Zuhal Hanım’ı beklemeye başladık. Zuhal Hanım stüdyoya geldi ve tek seferde şarkıyı okudu. O an öylece kalakaldık. Şarkıyı kusursuzca tek bir kerede okudu ve biz bunu şaşkınlıkla takip ettik. Böyle muhteşem bir performans sundu. Bu olay hayranlık duyduğum ve unutmadığım anılardan biridir.’’ dedi.

Deli film müziğini motor üstünde yaptım!

Karakomik Filmler 2 Deli’nin film müziklerini yapan Erkin Arslan, filmin finalinde çalan Rompo Happa şarkısının nasıl ortaya çıktığını anlattı; ‘’Bu zamana kadar sayısız dizi ve film müziği yaptım. Çalışmalarımı genellikle günde iki üç saat çalışarak tamamlıyorum. Deli filminin kayıtları geldi elime. Filmi izledim, ertesi gün ikinci kez izledikten sonra 10 gün boyunca stüdyodan çıkamadım. Film beni içine öylece çok çekti. O dönem o filmle yaşadım diyebilirim. Ardından bir akşam Etiler’de yemek yerken telefon geldi. Filmin finalinde de bir şarkı kullanılacakmış. Bir an ben ne yapacağım diye kalakaldım. Yemekten kalktım, kaskımı taktım ve henüz daha Arnavutköy virajında şarkının ilk sözleri dökülmeye başladı. Eve varıp motorumu park ederken  şarkı kafamda bitmişti bile. Filmi içselleştirmişim. Rompo Happa’nın hikayesi böyle gelişti.’